Sistemimizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için yasal mevzuata uygun çerezler kullanılır. Balıkesir Ticaret Platformu’yu kullanarak bu çerezleri kabul etmiş olursunuz. Detaylı bilgi için çerez politası sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Şimdilerde var mı bilmiyorum ama yaşı saatin on ikiye vurması gibi ömürlerde, yaşları elliye dayananlar bilir ki, çocukluğumuzda komşu oturmaları vardı. Ya kahvaltı sonrası ya da ikindi üzeri bir kahve içimlik belki de ayaküstü iki satır laflamalık. Lütfen bunu kısırlı, envai çeşit ikramlı, altınlı günlerle karıştırmayalım. Hangimiz ya da hangimizin özellikle anneleri az da olsa babaları mekân ve zaman ayrımı yapmaksızın kendini kendine, gönlünü gönlüne yakın hissettikleri konu komşu, eş dost, hısım akrabalarla böyle ziyaretler böyle sohbetler yapmamış olsun.
Günümüzde kırsal kesimlerde kenar mahallelerde belki de nadiren de olsa günümüzün toplu yaşam yerleşkesi apartmanlar, siteler içinde nadiren görülen bir görüntüdür komşu oturmaları. İster bir kahvenin merhametine sığınan isterse ayaküstü lakırtı halindeki sohbetler.
Günümüzde ve son günlerde bu saydıklarımızın farklı ve sıra dışı, bugüne kadar akıllara gelmeyen bir tarzda ziyaretler, oturmalar, sohbetler de vardır.
Meraklandığınızı acaba nedir diye heyecanlandığınızı sezer gibiyim. Bu günkü köşe yazımızın ve konumuzun payitahtı yani başşehri bisiklettir efendim. Çocukluğumuzda hatta ilk icat amacı ucuz ve kullanışlı ulaşım aracı olarak yapılsa da zamanın evrimi, insafı nezdinde birden çok kullanım tarzı ve çeşitliliği olan bisikletin en revaçta, en cazip olanı kendi içinde bile çeşitliliği olan tur bisikletçiliğinden bahsedeceğiz azda olsa dilimizin döndüğü, kalemimizin mürekkebi yettiği, elinden geldiği kadar.
Genellikle ve çoğunlukla tur bisikletçiliği için düz maşa tur bisikleti tercih edilse de MTB (dağ bisikleti) ve yol bisikleti tarzlarında kullanılanları mevcuttur. Bunların yanında zamandan tasarruf edip, en azından planlanan rotaların icra edileceği beldeye toplu ya da özel ulaşım araçlarıyla mümkün olan en kısa zamanda gelip ulaşılan beldenin coğrafyası içinde tarihsel ve doğasal cazibe noktalarını katlanır bisikletleriyle ziyarette bulunurları azımsanmayacak şekilde artmaktadır. Katlanır bisiklet tercih edilmesinin temel amacı; özellikle hızlı trenle ulaşım sağlayarak kısıtlı zaman içinde zamandan tasarruf ederek daha çok yer görmektir. Ayrıca taşınması, muhafazası ve yer bakımından katlanır bisiklet günümüzün, çağımızın modern evliya çelebileri için eşi benzeri bulunmaz nimet olmuştur. İster bir başına ister grup olarak ama daha çok ikili badi tarzında kafası, macerası, heyecanı ve ruhu uyuşan bisikletin tanıtım elçileri o güzel insanlar yaşadıkları şehirler dışındaki şehirleri minimum zaman içinde maksimum haz, heyecan, mutluluk, tutku, keşif, bilgi, farklı mutfak lezzetleri ve huzur kazanımı elde ederek yaşadıkları yerlere dönerler. Bu kapı komşusu ve uzak komşulara oturmalara gelenler yine zamandan kar edinme adına misafirhane ya da otel tercih etseler de maceraya macera katalım diyenler mevsimlerin müsaade ettiği kadarıyla yıldızlar altında, gecenin serinliği ve ferahlığı eşliğinde günün yorgunluğunu atarlar. Seksenler dizisinde gelecekten havadisler, anekdotlar veren kâhin abimizin de dediği gibi artık günümüzde herkesin kendi stüdyosu, kendi kamerası olur hale gelmiştir ve bu macera dolu seyahat serüvenlerinde çektikleri fotoğraf ve videolar hem kendilerine unutulmaz bir arşiv olurken diğer taraftan da ziyaret edilen coğrafyanın tanıtımına azımsanmayacak katkı sağlarlar. Yani free (bedelsiz) reklam. Böylece kendilerinden sonra o yörelere gelecek olanlara farkında olmadan mihmandar olurlar. Pek tabi ki mihmandarlık için gidilen coğrafyadaki bisikletli sivil toplum oluşumları dernek ya da grup üyeleri veyahut bireysel bisikletin ve dostluğun gönüllü neferlerinin apayrı yeri vardı ve hakları ödenmez. Bisiklet kullanan bir kişi şehrin püf noktalarını, en kestirme ve emniyetli, sakin yollarını ve de gezilecek yerleri çok iyi bilir.
Eeee ne demişler bugün bana yarın sana.
Bu bir bayrak değişimi, nöbetleşe yapılan gönüllülük esaslı uğraşıdır. Bu rehberliği, mihmandarlığı yaparken karşılık beklemezler, bilirler ki onlar da gitse gittiği yerde aynı şekilde karşılanacak, benzerinde ağırlanacaklardır. Burada mühim olan bisiklet dostluğu, hoşgörü ve misafirperverliğin önemidir. Bu zamanlarda bisikletli komşu oturmaları ayaküzeri olanından değil de karşılıklı kahveler içilirken ya da lokmalar bölüşülürken o canım sohbetlerin de üleşilen olanıdır. Bu arada bu kısa soluklu macera kokulu her seyahat ayrı bir tecrübedir, her ne kadar yol arkadaşınız tecrübesi gereği sizi uyarsa da yaşadığınız her tecrübe sonucu diğer yolculuklarınız için yanınıza alacağınız eşyalar değişecektir.
Değişmeyen tek şey yoldaşlığına şartsız şurtsuz kefil olacağınız yol arkadaşınızdır.
Bisikletli komşu oturmalarının kazanımları da sade, az, öz ve yalındır.
Yeni yerler tanır, yeni coğrafyalar keşfedersiniz. Keşfedilen coğrafyaların insanlarının giyim kuşamları, lehçeleri, gelenek görenekleri, kültürleri ve mutfaklarının sizin damak tadınıza uyup uymayacağı ne kadar önemli olursa olsun. Asıl cevher kazanım yeni insanlar ve bisiklet dostları kazanılmış olmasıdır. Ve bu macera amacına ulaşmıştır. Eski günlerdeki gibi komşu oturmaları, geleneksel alışkanlık güncel tarzıyla ama hizmet ettiği amaç aynı ve hala ilk günkü gibi capcanlı ve hayattadır.
Her şey gelir geçer dostluklar baki kalır.
İster ayaküstü, ister bir ikindi vakti belki de kahvaltı üzeri kahveli, isterseniz de bisikletli komşu oturmaları. Eşi benzeri bir lezzet ve gelenek görenektir.
Çünkü mayasında da, hamurunda da, öznesinde, yükleminde, eyleminde İNSAN ve BİSİKLET ve DOSTLUK var.
Velhasıl her zaman aşk olsun diyelim ki yolu AŞK OLA'ya çıksın.
Vesselam...
Hikayenin Adı Bir ÖMÜR'lük NEFES Olsun
Kötü alışkanlıklarım var benim.
Şimdi Nereden Başlayayım
Benim öyle uçsuz bucaksız tarlalarım olmadı
Bayram bir yolculuksa başlı başına. Yol kim, vuslat kim, yola revan olduran kim?
Şu koskoca şehir kaç yalnızlığı barındırıyor içinde
Güzel olan sadece sen misin?
Yağmurların da diyecekleri var
Şiirler hep hüzün depremleri yaşatır
Hayat bazen haylaz bir çocuk olmak
Taşınan yük ne eldedir ne omuzda ne de sırtta
Küçük bir sahil kasabası
Sen gitsen ben kalırım
Sussam yalnızlık, konuşsam yalnızlık
Hayat Hep Siyah Beyaz mıdır?
Şimdiki aklım o zamanki hayallerime hükmetseydi eğer
Bugün gözlerimi açtım sen
Kendimi bazı zaman vadesi gelmiş borç gibi hissediyorum
O kadar kolay kazanmadım ben yaralarımı
Sözün eşiğinden demişti bir gönül dostum, sözün eşiğinden. Söz, eşiği ve gönül.
Öküz öldü ortaklık bozuldu, eski çamlar bardak oldu, o köprünün altından çok sular aktı.
Pinokyo desem, 80'lerde çocuksanız bir de ilk aklınıza gelen ne olur?
Bizim çocukluğumuzda her şey siyah beyazdı.
Çocukluğumuzun mahallesi mi yoksa çocukluğumuzu sevdiren mahallemiz mi?
Her devrin çocukluğu da bir başka gençliği de
Sevgili okurlar sizlere bu defa bisiklete dair cümleler lütfu ikramda bulunacaktım ama o konuyu sonralara bıraktım. Neden derseniz eğer? Söyle ki;
Yazık çok yazık o zaman içindeki çocuğu özgür bırak
Kuzulu kapılardan geçilir bu köhne evlerin hayatlarına
Harmandalının heybetini özgerlerinde saklayanım
Ne Mutlu Türküm Diyene
En ağır yorgunluklar
Her anıyla adına yakışır bir festival
Sihiri ruhunda olan alameti mucize değil mi sizce?
Sesini duyuramadığın kalp
19 Eylül Gaziler Günü Münasebeti ve Anısına
Kime güvenir bu naçiz gönül?
En koyusundan
Bisikletin envai çeşit seçenekleri ve yolculukları
Ömrüm adım adım tüketmekte kendini
Uzun Turlar
Kapılar diyorum
Denizden daha mavi gözler
Neredeyse Ekim ayının başından bu yana yollardayım
Kitap nasıl bir yolculuk yapar
Ne mutlu Türk'üm diyene!
İnsanlar arasında gözlere sırlı bir bağ vardır ki
Dün dinlediğim bir şiirde geçiyordu ve beni derinden etkilemişti.
Gök kubbedeki bulut tarlaları
Gök maviliklerden kalem tutuştursam eline
Gariban zamanların yokluk görmüş çocuklarıydık
Siyah Beyaz Hatırat, Anekdotlar
Sarıkamış deyince çok şeyler yazılır ve çizilir.
Nerede eksik kalmış çocukluk görsem
Herkese içindeki iyilik kadar iyi bir hayat dilerim
Çocukluk zamanlarımdan hatırlıyorum
Can Bağıyla Birbirlerine Bağlı Olanlar
Harfler tek başına yağmur damlaları gibidir bazı zaman
İnsanın hayatında çınar ağaçları vardır.
İnsan elinde olanların kıymetini bilmesi gerekir
Eski sevdalara dair ne varsa öyle yaşamalı
Bundan sonra zor geçerim Toroslar'dan öte yana
Çanakkale... Söze Girince
En mukaddes ay
Ömürden Nefese AŞK OLA
Sana sen de benim gözlerim gibi baksaydın
2. yıla merhaba
İyi Bayramlar
Kabus gibi, buhran içinde geçen günlerin içinden
Önce aklını başına devşir
Ben, çocukluğumun tek şahidi olduğu eski mahallemi özledim
Öncesi evlatlık, ortası babalık
Ele güne karşı yapayalnız böyle de olmaz ki
Ne işe yarar eller, ellerimiz?
Eylül gelmiş diyorlar
Yıl 2013 güz aylarında başladı her şey. Ufak tefek atışmalar, sanılır ki iki ozan karşılıklı atışıyor
Okuyup, yazdığımız konuştuğumuz dil basittir aslında
Ne Mutlu Türk'üm Diyene
Farkımız İnsanlığa Adımlarımız
1997-2001 yılları arası geçen dört yıl
Yeni bir yıla merhaba dedik
Malumunuz 2023'ün son günlerinde hakemler gündemin başköşesinde
Limanda ne kadar gemi varsa hepsi de gittiler
Hepimizin bir ekmek parası telaşı var
Aşkın dini, milleti, rengi olur mu?
İnsanlığın doğduğu topraklar
Eski evlere yakışır mı fiyakalı vesikalar?
Öyle bir afet düşünün ki...
Hayatın her anının kıymetinin anlaşılma etkisi
Biraz mavilik bir tutam bulut heves eder yüreğim
Bazı zamanlar zamansızdır bazı anların ise tarifi imkansız
Çanakkale Geçilmez
Kutsalıdır her inancın kadın
Sevmek lazım yine de hayatı yoksa gerisi boş
Bayramımız bayram olsun
Kaldığı yerden başlamalı. Kaldığı yerden...
Ardında Bıraktığı Hoş Hatıralarla, Gâhi Ağlatıp, Gâhi Güldüren
Günaydın demek, sadece olağan hayatın adet yerini bulsun misali
Şimdi gitmek mi lazım kalmak mı?
Bugün günlerden pişmanlık olsun
Rüyada Yaşasak Demeyenimiz Yok Gibiydi.
Muhteşem doğa içinde harika rotalar
Bize bıraktıklarına paha biçmek zor
Sonsuz saygı, sevgi ve şükranlarımızla
Her gün, her saat, her saniye ve her anımız, gizemli yolculuklara, yeni serüven, yaşam kavgası içinde yeni hayat maceralarına gebedir.
Kırk Sekizin Yediverenleri
Yeni Bir Yıl
Fotoğraf Erbabı Kıymetli Dost Erdinç Özal