Yalanlarla Nereye Kadar?

Memleket insanımız işten eve dönünce televizyonda “Türkiye Uçuyor” haberleri duymak istiyor. Tabi uçan ülkenin uçmasında bir parçada kendisinin payı vardır.

İnsanlar doğruları duymak istemiyor.

Pandemi dönemi aslında pek çok şeyin bir pamuk ipliğine bağlı olduğunu gösterdi.

İnsanları yalanlarla kandırılmak istiyorlar ama bu noktadan sonra yalanlarla gitmek imkânsız hale geldi.

Nasrettin Hoca'nın bir lafı var. “Eşekte tam açlığa alışmıştı. Niye öldü ki?”

2020 Yılında açıklanan bir veri yalanı özel hayatta da ne boyutlara taşıdığımızı gösterdi.

2020 Yılı Temmuz ayında boşanmalar 2019 yılının Temmuz ayına göre yüzde 71 artmış.

Pandemi döneminde insanlar kendini dinledikçe giderek “yalanlarla nereye kadar? “ sorusunu sormaya başladılar.

Kendimizi kandırarak, yalanlarla bir yere varamayacağımız çok açık.

Sanayi 4.0 diyoruz. Nesnelerin interneti diyoruz. Kısaca otomasyon ve özellikle aralıksız üretim için kesintisiz tedarik zincirini sanayi 4.0 a bağlıyoruz.

Oysa Türk şirketlerinin sanayi 4.0'ından ve otomasyonundan bahsetmemiz için ülkede 5 milyon kilometre uzunluğunda fiber optik kablo ihtiyacı var.

Bugün için mevcut yatırım 400 bin kilometre civarında. Henüz yüzde 10'u bile değil.

Geri kalan yatırım için gerekli olan para 2 İstanbul Havalimanı yatırımı büyüklüğünde.

Bizler bu rakamları, verileri, gerçekleri bilmedikçe; yalanlara daha fazla inanasımız geliyor.

Gündemimizin, tartıştığımız konuların çok daha gerçekler üzerine olması lazım.

İşte yeni eğitim-öğretim dönemi yaklaşıyor. Uzaktan mı olacak, farklı mı olacak o ayrı bir konu. Ama eğitim pek çok sorunu bünyesinde barındırıyor.

Meslek Liseleri gerçekleri var.

Hangi meslek kolunda branş açsak, özel sektörün ihtiyacı olan mavi yakalıları yetiştirsek konusunu planlamaya çalışıyoruz.

İyi de artık robotlar makineleri çalıştıracak. Robot operatör olacak.

Fabrika içindeki araçları robot yazılımlar sürecek.

Yani otomasyondaki gelişme mavi yakalıların büyük bölümünün işini elinden alacak.

Var mı bu duruma göre bir hazırlığımız? Yoksa biz hala hangi bölümü açsak, çocukları 4 sene oyalasak konuları üzerinde mi çalışıyoruz. 

Hayatın her alanında oluğu gibi iş hayatında da pek çok şey değişecek. Değişti.

Otomasyon yapacak bu değişimi, pandemi yapacak bu değişimi…

İşi değil kişiyi kontrol eden patronlar tarih olacak.

Yeri gelecek patron orkestra şefi gibi olacak.

Erdoğan Dur