Yeni Normal

Eminim ki bundan sonraki hayatımızda çok duyacağımız bir söylem; YENİ NORMAL

Şimdilik bildiğimiz ve profesyonel ağızlardan bugüne kadar duyduğumuz kadarı ile 2019 yılı Aralık ayı başından başlayıp tüm dünyayı saran Covid-19 salgını ile ilgili yaşananlar hepimizin hayatını kökten değiştirmiş gibi gözüküyor. Tabi ki her insanın birinci önceliği kendi ve ailesinin sağlığı, güvenliğidir.

Her gün tüm haber kaynakları ve sosyal medya paylaşımlarından duyduklarımız sanki daha önce hepimizin izlediği, dünyayı kaosa sürükleyen filmlerin gerçek dünyadaki yansıması gibi. Bugünden sonra dünyada yaşayan her insanın kafasındaki soru; “bu bela ne zaman bitecek, tedavisi ve aşısı olacak mı” dan öte, bir daha bu tip birşey başımıza gelir mi? Bu soru insanoğlunun kafasında olduğu sürece artık eski yaşamış olduğumuz hayatların, bugünün şartlarında  gerçekten “eski” olarak tanımlanması.

Yaşananlardan ders alan toplumlar belki daha uzun süre korunma tedbirlerini hayatlarının bir parçası olarak uygularken, hafızası zayıf toplumlar ne kadar hızlı eski durumumuza dönebiliriz hırsı ile belki de risk alarak yollarına devam edeceklerdir. Doğru cevabı malesef şu anda hiçbirimiz bilmiyoruz, ancak şu anda net olan tek bir şey var ki salgının küresel etkisinin tüm dünyanın ekonomisine negatif etkisi.

Dünya Sağlık Örgütü ve ekonomik araştırma şirketlerinin verileri dünya genelinde ülke ekonomilerinin %3 ile %10 arasında daralmalar yaşayacağı. Yine söylemeliyiz ki; şimdilik… Bir yıl sonrasını tahmin etmenin çok zor olduğu bir durum ile karşı karşıya kaldık hepimiz, önceliğimiz değişti. Önce sağlığımız sonra işimiz diyoruz ama unutmamalıyız ki eğer işimiz de tehdit altında olur ise bunun yıkıcı etkisi belki virüsün etkisinden daha yüksek olabilir.

Evet birşeyler değişecek, biraz da onlardan bahsetmek istiyorum. Hepimizin, tüm şirketlerin, devletlerin dilinden düşürmediği ama pek de doğru anlam yükleyemediği digitalleşme şimdi tam da hayatımızın ortasına gelip oturdu. Pek çok sektörde aslında yıllardır uygulanan ama çoğumuzun “aman canım öyle de çalışma olurmuymuş” dediğimiz uzaktan çalışma şimdi neredeyse her iş kolunun “mecburi” çözümü oluverdi. Pek çok insanın hayatında internetten birşeyler sipariş etmenin ötesine geçemeyen e-business çözümleri bundan sonra çoğu şirketin yatırım yapacağı ve geleceğini kurgulayacağı yegane platform olacak gibi.

Bugünlerde hepimiz evlerimizde işimizi yönetiyor, çalışıyor ve eski günlere dönmeyi bekliyoruz. Dönmeyi bekliyoruz, doğru haksız da değiliz çünkü iş hayatımız ve çevremiz sadece sadece rakamsal sonuçları yaratmaya çalıştığımız ortamlar değil, aynı zamanda sosyal çevremizi de oluşturan en önemli mekan. Bu da benim açımdan madalyonun diğer tarafı. Şüphesiz hayatlarımız değişecek, daha digital, e-business odaklı iş çözümlerini yaşayacağımız bir dünya geliyor ama aynı zamanda insanlık adına birşeyleri de kaybedecek miyiz? Sosyal iletişim kanalları daha da mı önem kazanacak, zamanla görecegiz.

Şüphesiz bir şeyler değisecek ve doğası gereği insanoglu bu sürece uyum saglayacak. Nerede, nasıl, hangi yöntemlerle değişeceğini izleyip hep beraber göreceğiz ve bizim için bu değişim bir süre normal olacak. Bir sonraki yaşanacak beklenmeyen durumlara kadar. Biz her seferinde buna YENİ NORMAL diyeceğiz. Umarım kısa zamanda insan ırkını tehdit eden tüm sorunlar hayatımızdan çıkar. Sosyal bir yaratık olmamızı bozmadan biraz daha temkinli mecraları kullanarak hayatlarımıza devam ederiz.

Sağlıklı ve güvenli hayatlarımız olması dileklerimle.

Başar Güven