Sistemimizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için yasal mevzuata uygun çerezler kullanılır. Balıkesir Ticaret Platformu’yu kullanarak bu çerezleri kabul etmiş olursunuz. Detaylı bilgi için çerez politası sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Başroldeki BAFTA ödülü sahibi oyuncuya Florence Pugh, David Harbour, O-T Fagbenle ve Ray Winstone'nin eşlik ettiği filmin yönetmenliğini Cate Shortland üstlendi.
Scarlett Johansson'un Natasha Romanoff rolüne geri döndüğü yapım, mazisinden çıkıp gelen ailesiyle büyük bir tehdide karşı iş birliği yapmak durumunda kalan Black Widow'un hikayesini anlatıyor. Pandemiden ötürü vizyon tarihi bir yıl ertelenen, aksiyon, mizah, gerilim, feminizm dolu Black Widow (2021) bugün sinemalarda gösterime girdi. Avustralyalı kadın yönetmen Cate Shortland'ın yönetiminde Black Widow, femme fatale (çekici, baştan çıkarıcı) görüntüsünden sıyrılıp insanlık, özellikle hemcinsleri için savaşan bir kimlikle karşımızda.
Black Widow atipik bir Marvel yapımıdır. Başrolde bir kadın kahraman vardır, çevresi de güçlü, gözüpek kadınlarla çevrilidir. Bu değişim ABD'inde başlayan MeToo hareketinin sonrasına denk gelir. Marvel cinsiyetçi, cinsiyet farkı gözeten tutumunu bırakarak kadın süper kahramanlara yönelmenin zamanının geldiğini farketmiştir artık. Bunun en başarılı örneği de Wonder Woman'dır (2017). Black Widow'daki tüm kadınlar ataerkil erke, kötülüğe karşı isyan ederler.
On yıl sonra çekilen Black Widow'da (2021) karakter değişime uğradı, Natasha Romanoff bağımsız ve feminist bir süper kahramana dönüştü, karşımızda artık fiziksel ve psikolojik açıdan örselenmiş, ayakları yere basan bir genç kadın var. Marvel tarafından seçilen Avustralyalı kadın yönetmen Cate Shortland (Lore, Berlin Syndrome) izleyicinin beklentisiyle oynadığını belirtiyor: “Genç kadınların bu bu yeni Natasha Romanoff ile özdeşleşmellerini istiyorum. Mükemmel, teatral kadınlar ilgimi çekmiyor. Duygusal, aynı zamanda kendiyle savaşan Natasha'yı çok sevdim.”
FİLMİN KONUSU:
“Geçmişimden kaçmaktan bıktım” diyen Natasha'nın geçmişine gidip gizli yönlerini, karanlık yüzünü keşfediyoruz. Yıl 1995, ABD'inde Ohio'dayız. Anne Melina Vostokoff (Rachel Weisz), baba Alexei Shostakov/Red Guardian (David Harbour),küçük Natasha Romanoff (Eva Anderson), kız kardeşi Yelena Belova (Violet McGraw) evlerinde akşam yemeği için toplanmışlardır. Alexei hep birlikte büyük serüven yaşayacağız deyip ailesini acilen toparlar ve kaçmaya başlarlar. Havaalanına doğru son sürat giderken peşlerinde derin devlet vardır.. Aksiyon dozu yüksek kaçış sekansının ardından aile Küba'ya gelir. Burada Natasha ve Yelena, ebeveynlerinden koparılıp casus, suikastçı, eğitimli katil olarak yetiştirilmeleri için Kırmızı Oda'ya gönderilirler.
Aradan 21 yıl geçer. Natasha Romanoff (Scarlett Johansson) Avengers olmuştur, kızkardeşi Yelena (Florence Pugh) Natasha gibi casus, suikastçıdır. Yolları Budapeşte'de kesişir. Baş düşmanı Dreykov'un (Ray Winstone) ölmediğini öğrenen Natasha yarım kalan işini bitirmeye karar verir. Hem geçmişiyle yüzleşmek hem de herşeyin başladığı yere dönmek istiyordur. Tüm aile Rusya'da buluşur, birlikte Dreykov'a karşı savaşır. Natasha Romanoff'un nasıl Black Widow'a dönüştüğünü anlatan filmde Cate Shortland 007 James Bond'a saygıda bulunmayı unutmaz. Black Widow'da kadın karakterler ağırlıktadır. Filmin atmosferi yer yer mizah yüklü olsa da öteki Marvel yapımlarına göre daha baskın, karanlıktır. Tedirgin edici, boğucu, karmaşık, kaotik bir atmosfer içinde olaylar gelişir. Shortland yakın planlar ile gerçekçiliği, duygusallığı arttırır. Final sahnesinde Natasha'nın Dreykov'un ordusu sahipsiz genç kadınlardan kurduğu widowlarla mücadelesinde Rus Yeni Gerçekçilik akımına gönderme yapar. Mekan tasarımları, kostümler, renk ve müzik seçimleri oldukça başarılı bulundu.
"Korku Seansı 3: Katil Şeytan"
Michael Chaves'in yönettiği; Vera Farmiga, Patrick Wilson, Julian Hilliard, Charlene Amoia ve Sterling Jerins'in başrolünde oynadığı "Korku Seansı 3: Katil Şeytan" gerilim meraklılarının ilgisini çekmeye aday.
Başarılı oyuncular Patrick Wilson ve Vera Farmiga'nın paranomal davaları çözüme kavuşturmaya çalışan Warren çiftine yeniden hayat verdiği film; şeytani güçlerin kontrolündeki gerçek bir cinayetin hikayesini konu ediniyor.
Şeytanın musallat olduğunu düşündükleri bir gencin cinayet zanlısı olduğu davaya başlayan çift, geçmişten günümüze uzanan kanlı bir sırrı açığa çıkarmaya çalışacak.
"Lanetli Kardeş"
Sam Barrett'in yönetmen koltuğunda oturduğu haftanın bir diğer korku ve gerilim filmi "Lanetli Kardeş"; çizdiği resimlerin bir dizi cinayetle bağlantılı olduğunu fark eden bir kızın hikayesini odağına alıyor.
Amanda Woodhams, Liam Graham ve Nicola Bartlet'ın rol aldığı filmin konusu özetle şöyle:
"Korkunç rüyalar gören ve bunları tuvale aktarmaya başlayan genç kadın, bir süre sonra çizdiklerinin gerçek hayatta işlenen cinayetler olduğunu fark eder. Bu sırada arkadaşları ve aile üyelerinin teker teker ölmeye başlaması ise işlerin iyice karışmasına neden olur. Çizdikleri ile katil arasında bir bağlantı olduğunu fark eden Cassie, cinayetleri durdurmak ve kendisini bu kabustan kurtarmak için geçmişi ile yüzleşmek zorundadır."
"Süpernova"
Harry Macqueen'in yönettiği Colin Firth, Stanley Tucci, Pippa Haywood ve Nina Marlin gibi isimlerin rol aldığı "Süpernova"; hastalık teşhisi konan bir adamın arkadaşı ile birlikte karavanla tüm İngiltere'yi ziyaret etmesini konu ediniyor.
"Düşler Ülkesi"
Haftanın animasyan filmi "Düşler Ülkesi", Evan Tramel yönetiminde düşler ülkesine yolculuğa çıkan Barney, Scout ve Axle'ın hikayesini beyaz perdeye taşıyacak.
Bu haber Balıkesir Ticaret Platformuna ait olup www.balikesirticaretplatformu.com domaini kaynak olarak gösterilerek paylaşım yapılabilir.
#Sinema #Buhafta #Vizyondakiler #Film #BlackWidow #SüperNova #DüşlerÜlkesi #LanetliKardeş #KatilŞeytan #Güncelleme #duyuru #Gelecek #Future #Dünya #world #9Temmuz #2021 #sosyalmedya #türkiye #balikesir #MesafeniKoru #SosyalMesafe